İşlenmiş gıdalar ikinci bir kalp krizi, felç ve ölüm riskini arttırıyor.

Istituto Neurologico Mediterraneo Neuromed I.R.C.C.S. , ITALY

İşlenmiş gıdalar, sağlık üzerindeki potansiyel olumsuz etkileri nedeniyle önemli bir halk sağlığı sorunudur.  Neuromed in Pozzilli (İtalya) deki bir araştırma grubu, aşırı işlenmiş gıdaların halihazırda kardiyovasküler hastalıklardan muzdarip insanlar üzerindeki sağlık etkilerini araştırıyor.  Bulgular, bu sefer ölümcül olan ikinci bir kalp krizi ve felç riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor.  Ayrıca bu çalışmada bir başka gözlem daha ortaya çıkıyor: Genelde Akdeniz diyeti uygulayan, ancak çok fazla işlenmiş gıda tüketen kişilerde bile sağlık riskleri çok yüksek.

European Society of Cardiology derneğinin dergisi olan European Heart Journal'da yayınlanan çalışma, on yıldan fazla bir süre 1.171 kişiyi takip etti.  Çalışmaya dahil edildikleri sırada hepsinin zaten kardiyovasküler hastalığı vardı.  Katılımcıların izlediği diyetle ilgili olarak araştırmacılar, kısmen veya tamamen pişirmede rutin olarak kullanılmayan maddelerle (örneğin hidrolize proteinler, maltodekstrinler, hidrojene yağlar) yapılan ve genellikle çeşitli katkı maddeleri içeren ultra işlenmiş gıdaların tüketimine odaklandı.  Boyalar, koruyucular, antioksidanlar, topaklanma önleyici maddeler, lezzet arttırıcılar ve tatlandırıcılar gibi.  Bu kategori şekerli ve gazlı içecekler, önceden paketlenmiş yemekler, ezmeler, peksimet, kahvaltılık gevrekler, krakerler ve meyveli yoğurt gibi görünüşte "zararsız" bazı ürünleri içeriyor.  Bu gıdalar, besin değerlerinden ziyade işleme derecesine göre değerlendirilen NOVA sistemi kullanılarak sınıflandırıldı.

Epidemiyoloji ve Önleme Departmanında araştırmacı ve çalışmanın ilk yazarı olan Marialaura Bonaccio, "Ultra işlenmiş gıdaları daha fazla tüketen kişilerin ikinci bir kalp krizi ve felç geçirme riskinin üçte iki oranında arttığını gördük" diye açıklıyor.  Üstelik bu sefer % 40 daha yüksek bir ölümcül kriz söz konusu. Akdeniz geleneği olduğu için taze, minimum işlenmiş ürünlerin tüketimine dayalı bir diyet her zaman tercih edilmelidir, bize yüzyıllardır öğretildiği gibi, diyor.

Neuromed Epidemiyoloji ve Önleme Departmanı Direktörü Licia Iacoviello, "Bu çalışma, önemli bir mesaj veriyor: Sağlıklı ve sağlıksız gıda arasındaki ayrım yalnızca besin değeri temelinde değildir. Başka bir deyişle, bir kişi belki baklagiller ve sebzeler açısından zengin sağlıklı bir Akdeniz diyeti uyguluyor olabilir, ancak bu diyet bize bu yiyeceklerin nasıl hazırlandığı ve ne tür toksik kimyasallar içerdiği  hakkında fikir vermez. Onun için sağlıklı gıda konusunda dikkate alınması gereken bir faktör de içeriğine sonradan dahil edilen ve çoğu toksik potansiyele sahip gıda kimyasallarıdır.
Mümkün olduğunca bu kimyasalların kullanılmaması, mecburiyet varsa miktarların minimum düzeyde tutulması ve bunların etiketlerde bariz şekilde görülmesi önemlidir. Vatandaşlara doğru beslenme konusunda tavsiyelerde bulunurken bu konuların gözardı edilmemesi gerekir.