60 LI, HATTA 50 Lİ YAŞLARDA OLANLAR MUTLAKA OKUMALI VE UYGULAMALI!
Kanser Riski
Kanser olduğunuzu büyük olasılıkla 60'larınızda alırsınız. Göğüs kanserlerinin yarısı 61 yaşında veya daha büyükken teşhis edilir. Kolon kanseri için ortalama yaş 68'dir. İleri yaş, tüm kanser türlerine yakalanma olasılığınızı arttıran en önemli faktörlerden biridir.
50 li yaşlardan itibaren antikanser potansiyeli olan gıdaları ve doğal ürünleri daha sık tüketin. Doktorunuza mamogram, kolonoskopi veya prostat testleri için ne sıklıkla gitmeniz gerektiğini sorun.
İşitme kaybı
60'larındaki her 10 Amerikalıdan dördü işitme sorunu yaşıyor. Bu sorun, yaşlanmanın en yaygın durumlarından biridir. İç kulağınızdaki bazı hücreler yaşlandıkça doğal olarak ölür. Enfeksiyonlar, kalp rahatsızlıkları, felç, kafa travması veya bazı ilaçlar da işitme duyunuzu aşındırabilir. Yine de işitme cihazlarından yararlanabilecek insanların% 80'i bunları zamanında takmıyor. Hatta çoğu yardım almadan önce ortalama 10 yıldan fazla bekliyor.
Kilo
Yaşlanmak, kilo almakla aynı şey değildir. Evet, metabolizmanız genellikle yaşlandıkça yavaşlar. Ancak dengesiz beslenme ve egzersiz eksikliği, 60'lı yaşlarda aldığınız kilonun esas sebebidir. Bu yüzden ileri yaşlarda aktif olun, spor yapın ve ne yediğinizi daha çok gözlemleyin.
Metabolizma hızlandırma potansiyeli olan gıda ve doğal ürünlerden istifade edebilirsiniz.
Cilt Değişiklikleri
60'lı yaşlarınızda cildinizin ilk iki tabakası - epidermis ve dermis - incelir ve düzleşir. Cildiniz kurur ve kaşınır ve krep kağıdı veya mendil gibi görünebilir. Kırışıklıklar, yaşlılık lekeleri, morluklar daha belirgin hale gelir. Ter bezleriniz de daha az çalışır. Bu, fazla terlemeyeceğiniz anlamına gelir ve cildinizdeki yaraların iyileşmesi daha uzun sürebilir.
Kalp Sorunları
60'lı yaşların ortası ve sonrası, kalp krizi, felç veya kalp yetmezliği için en yüksek zamanlarıdır. Kalp hastalığı, tüm dünyada 1 numaralı ölüm nedenidir. Yaşlanmayla gelen bazı doğal problemleri engelleyemezsiniz ancak daha sağlıklı olmak için çok şey yapabilirsiniz. Et ve süt ürünlerinden tuzu, şekeri ve doymuş yağları çıkarın, sigara içmeyin. Her gün yarım saat yürüyüş, yüzme veya diğer aktif hareketleri hedefleyin.
Bu dönemde antioksidan özellikli gıda ve doğal ürün tüketiminizi arttırın, ihmal bazen telafi edilemez riskleri beraberinde getiriyor.
Beyin gücü
60'larındaki pek çok insan, zihinlerinin eskisi kadar keskin olmadığını fark etmeye başlar. İsimleri ve gerçekleri hatırlamanız, kalıpları tanımanız veya sorunları çözmeniz daha uzun sürebilir. Bu zihinsel gerileme sadece siz yaşlandıkça devam eder. Olumlu açıdan bakarsak kelime hafızanız, bilginiz ve uzun süreli belleğiniz muhtemelen sabit kalacaktır.
Beyni zinde tutan gıda ve doğal ürünleri bu yaşlardan itibaren daha fazla tüketin.
Görme
65 yaşına geldiğinizde, görüşünüzü engelleyen katarakt, kuru göz veya glokom gibi göz hastalıklarına sahip olma ihtimaliniz 3'te 1'dir. En büyük tehditlerden biri, görmenizi yok eden yaşa bağlı makula dejenerasyonudur. Bir sorun fark etmeseniz bile her yıl gözlerinizi kontrol ettirin. Çoğu göz hastalığı ağrıya neden olmaz, ancak erken yakalanırsa tedavi edilebilir.
Antioksidan özellikli gıda ve doğal ürün tüketimi bu durum için de çok önemlidir.
Kemikler ve Eklemler
Yaşlanmak ve yeterince hareket etmemek vücudunuzu daha kırılgan yapabilir. Çıtırdayan ve yırtılan zayıf kaslara ve ağrılı eklemlere dikkat edin. Doktorunuza kalsiyum ve D vitamini takviyelerinin kemiklerinizi güçlendirip güçlendirmediğini sorun. Kadınsanız, "kırılgan" kemik hastalığı olan osteoporoz için 65 yaşında bir kemik taraması yaptırın. Erkekler osteoporoz taramasının kendileri için doğru olup olmadığını görmek için doktorlarıyla konuşmalıdır.
Kalsiyum, D vitamini içeren besinler ve D vitamini öncülü içeren bitki ve tohumları ve bunlardan üretilmiş doğal besinleri düzenli tüketin, kemiklerinizi ileri yaşların risklerine karşı daha güçlü yapın.
Uyku
60'larınızda bile, her gece 7 ila 9 saat uykuya ihtiyacınız var. Ancak iyi bir uykuya dalmak ileri yaşlarda daha zor olabilir. Yaşlandıkça vücudunuz daha az uyku hormonu melatonin üretir ve salgılar. Bu, sizi derin ve dinlendirici bir uykudan alıkoyabilir. Gündüz uykusu da uyku düzeninizi alt üst edebilir.
Uyumakta zorlanıyorsanız yatıştırıcı özellikli besin ve doğal ürünleri tüketebilirsiniz.
Yüksek Kan Basıncı
Yıllar geçtikçe, tıkalı bir kanal gibi atar damarlarınızın duvarlarında yağ birikintileri oluşur. Bu daralmanın yanı sıra, büyük arterleriniz yaşla birlikte sertleşir, bu da arterioskleroz denen bir durumdur. Ekstra kuvvet kan basıncınızın yükselmesini sağlar. Tansiyon değerleriniz tehlikeli derecede yüksek olmasına karşılık herhangi bir semptomunuz olmayabilir. Ancak hipertansiyon, felç, körlük ve diğer ciddi hasarlara yol açabilir.
Tansiyon düşürücü ve damar temizleyici gıda ve doğal ürünleri düzenli kullanın, damarlarınız tıkanmaya başlamadan tedbir alırsanız, işiniz çok daha kolay olur. Yoksa damar yapı bozulması ilerleyip de damarlarınız daralmaya ve tıkanmaya başladı mı, sonrasında ortaya çıkan durumları hemen hepimiz biliriz. Balon, stent, bypas, ömür boyu tansiyon, kan sulandırıcı, kolesterol düşürücü ilaç kullanımı vs.
Mesane kontrolü
Gecenin bir yarısı tuvalete gitmek için sık sık uyanırsanız, sorumlu yaşınız olabilir. Mesane dokunuz eskisi kadar esnek değildir ve daha az idrar tutar. Ayrıca, idrar kaçırma - mesanenizi tutamadığınızda, ya da öksürdüğünüzde, ya da hapşırdığınızda - yaşlılıkta daha sık görülür.
Bağışıklık
Altmışına geldiğinizde, vücudunuz mikropları ve diğer işgalcileri bulup yok eden yeni T hücreleri yapmayı neredeyse tamamen durdurmuştur. Böylece enfeksiyonlara karşı zayıf düşersiniz ve iyileşmeniz daha uzun sürer. Aşılar da eskisi gibi aynı koruyucu etkiyi göstermez.
Bu yaşlarda bağışıklığınızı destekleyecek gıdaları ve doğal ürünleri daha düzenli tüketmenizde fayda var.
Diş
65 yaş üstü her 10 kişiden üçünde ağız kuruluğu vardır. Bu çoğunlukla kullandığınız ilaçların bir yan etkisidir, ancak şeker hastalığı veya diğer durumlar da buna neden olabilir. 60'larınızda ağız kanserine yakalanma şansınız, 20 yaşından küçük birine göre neredeyse 4 kat daha fazladır. Diş hekiminizi düzenli olarak görün.
Kalsiyum metabolizmasındaki değişikliklere bağlı olarak bu yaşlarda dişleriniz daha zayıf hale gelir ve çoğunu kaybetmeye başlarsınız. Bunu geciktirmek için kalsiyum, D vitamini içeren besinler ve D vitamini öncülü içeren bitki ve tohumları ve bunlardan üretilmiş doğal besinleri düzenli tüketin, dişlerinizi daha güçlü yapın.